|
 |
İÇİMİZDEKİ SES VE TURNALAR |
Avın yapıldığı şehir : Kızılırmak
Hava ve suyun durumu : Turna avı için ideal sayılabilecek hava sıcaklığı su sıcaklığı hafif rüzgar ve dalgalı
Avda kalınan süre : 19.04.2009 6 saat
Kullanılan ekipman : Spin At çek takımları bilimum wobler ve sair kandırıcılar
Yakalanan avın tür ve boyutları: 20 ye yakın 35-57 cm arası Turna Alıkonulan 6 adet |
|
YAPILAN AVIN HİKAYESİ:
Geçtiğimiz hafta yaptığımız Turna avındaki kısmetsizliğim moralimi ve hevesimi büyük ölçüde bozsada bir aydan evvel Turna avına gitmem, Elmadağ'ın karı erimeden hele hiç gitmem gibilerinden kendime verdiğim o yalancı sözlerin etkisinden kurtulmak için Cumartesi günü akşam saatlerine kadar beklemem gerekiyormuş..
Pazar gününün o dayanılmaz cazibesinin etkileri üzerime sindiğinde av partnerim sevgili Tuncer'i aramış planı programı yapmış av saatini çoktan beklemeye başlamıştım.. Saolsun sevgili Tuncer o gün bendeki pozitif enerjiden etkilenmiş, hatta ikimizin ağzından aynı anda telefuz edilen avlak bölgesinin bize bu sefer güleceğini güzel balık alacağımızın müjdesini daha yola çıkmadan ara ara arayarak telefondan hatırlatıyor bu durum bende daha fazla istek ve daha fazla heyecan yaratmaya yetiyorda artıyordu bile.
Bu enerjinin son zamanlardaki sıkı takipcisi sevgili Serdar' da bir ekip kurarak bize katılacağını müjde etmiş olsada, sonradan yaptıkları avlak yeri değişikliği planları ile sadace yolda ve ayrıldığımız bölgede görüşebilmiş her ne kadar aynı bölgede kalmaya ikna etmek için uğraşmış olsakta, kısmet diyerek bizden ayrılmışlardı..
Sabaha karşı 04,00 sularında başlayan yolculuğumuz her zamanki mekanımız Çorbacıda yaptığımız kısa bir moladan sonra devam etmiş, 06,30 sularında kendimizi su kenarında bulmuştuk..
Botumuzu hazırladık malzeme ve ekipmanı yükleyerek 07,00 de kızılırmağın bence hala en büyük ve en yakışıklı süprizlerini barındıran sularında yol almaya başladık. Yeni yeni dağılmaya başlayan sis doğudan parlayarak yavaş yavaş açan sıcak yüzünü göstererek içimizi ısıtan güneş ortamdaki kuşların ses ahengi bize bir yandan doğal bir meditasyon yaparken arada otlara takılan woblerlerimizin oltada yarattığı gerginlik kısa heyacanlara vesile oluyordu.. Yükselen suların geniş sazlıklarda yarattığı gölcükler bize göz kırpıyordu sanki aradıklarınız burda buralara gelmelisiniz diyordu.. İçimizdeki sesi dinleyerek Yüreğimizin götürdüğü yere gitmek için ilk bulduğumuz sık ağaçlıklara girdiğimiz gölcükte Tuncer'in ilk atışında taktırdığı turnanın suda yaptığı akrobosi bize günün güzel geçeceğinin işaretini veriyordu ilk gelen Turnamız limitlerde bir Turna idi.. Kıtkadaki yerini aldıktan sonra ikinci atış gene bingo Tuncer'den limit altı gelen Turna bu sefer hiç beklemeden tek kare fotoğrafın ardından ait olduğu sulara geri dönerken "büyüdüğümdede burda olacağım gene bekleriz" diyen bir telepati etkisini ister istemez yaratıyordu..
Üçüncü Turnamız gene Tuncer'in favori yemine atladı. Bu seferki bir hayli iriydi mücadele ve aksiyon son derece güzeldi Tuncer yakaladıkça ben seyrettikçe Tuncer'in Oskarlık olacağını hayal etmekten başka yapacak bir şeyim yoktu tabii.
Bu arada olta makinam arıza yapmıştı. Yedeğimi yanıma almamıştım rulmanlardan birinde korozyandan olsa gerek sıkışma olmuş, makina kolunu çevirmek için nerdeyse tüm eforumu sarf ediyordum. Tabi yaşadığım bu durum moralimede yansımış konsantirem dağılmış kendimi resmen bırakmıştım... Makinamı düzeltmek için botta kısıtlı imkanlarla uğraşıp duruyordum. Bu arada Tuncer bir yandan yakalıyor, bir yandan bırakmaya devam ediyordu..
Neyseki dönüş yolunda bir mucize yaşanmış, makinam eskisi gibi çalışmaya başlamıştı. Son bir gayretle yem kutumdaki malzemeleri sıradan denemeye başlamıştım. En son karar kıldığım yeme ilk atışta hamle yapan Turnayı çok zorlanmadan bota aldığımda moralim yerine gelmiş, sevgili Tuncer'in "sezona merhaba, ilk balığın hayırlı olsun abi" diyerek tebrik etmesiyle daha da şevklenmiş, dönene kadar Turnaları peşi peşine taktırmaya başlamıştım.
Tuncer'in kıtkadaki 3 turnasına karşılık benimde eklediğim 3 turna haricinde yakaladığımız 13-14 turnayı limit altı üstü bakmaksızın sürekli suya ait oldukları yere zarar vermeden iade ettik ve avımızı bitirdik..
Bir ara sırtı çekerken orta derinlikte oltamı gerdiren büyük bir kafa darbesiyle yemimi parçalayan dev Turnayı göremesem de, onu yakalayabilecek Amatörü şimdiden tebrik ediyor, saygılar sunuyorum..
Ayrıca bu macerada bana eşlik ederek öğle saatlerine kadar bana katlanan sevgili Tuncer'e sonsuz teşekkürler...
Hakan BAŞAR 19.04.2009
|
 |
|
|
|
 |
|
Daha önce ilan edildiği üzere, 11 Şubat 2023 tarihinde yeterli çoğunluğun sağlanamaması nedeni ile 1... |
yazının devamını oku » |
 |
 |
RASTGELE-DER'İN KURULDUĞU 2002 YILINDAN BU YANA AMATÖR BALIKÇILIK İLE İLGİLİ MEVZUATTA NELERİN DEĞİŞİMİNİ, GELİŞİMİNİ SAĞLAYABİLDİK? |
Bilindiği üzere Derneğimiz RASTGELE-DER'in Tüzüğünün amaç maddesinde yer alan "amatör balık avcılığı... |
yazının devamını oku » |
 |
 |
KENE Mİ TEHLİKELİ, YOKSA ÇENE Mİ? |
Her sene bir kere, nadiren iki kere fırsat bulduğumuz bir maceramız var. Bu macera 3-4 günlüğüne Kız... |
yazının devamını oku » |
 |
 |
DOSTLARLA AVLANMAK |
Dostluk kavramı herkes gibi benim için de çok değerli bir kavramdır. Bu zamanda dost bulmak tabiri c... |
yazının devamını oku » |
 |
 |
EŞİM NASIL BALIKÇI OLDU? |
Çoğu erkek eşi balık avına çıkmadığı için bu güzel zevkten mahrum kalıyor.Ben bu k... |
yazının devamını oku » |
 |
|